Erivan'a Varış

Mart 21, 2013

Erivan'a vardığımızda trafiğin içine düştük. Gün kararmış, mesai bitmiş, insalar evlerine gitme telaşındaydı.Önce bir benzinliğe uğradık, fiyatlar Gürcistan ile aynı yaklaşık 2,5 Tl. Sonra kendimizi trafiğin akışına bıraktık. Uzaktan cakalı görünen bir oteli görünce, oyalanmadan otel bulduk diye sevinriken sevincimiz kursağımızda kaldı. Yanaştıkça ne görelim lüks siyah arabalar otelin neon ışıkları altında parlıyor: ))

Sonrasında ise iç güdülerimiz ile şehir merkezine vardık ve tamamen tesadüf eseri Giregor'un Grown otelini bulduk. Ermenistanda Rusça konuşmaya çalışırken Türkçe bilen bir otel sahibi bulmak inanılmazdı.

İşte adresi, fiyatları

Neden Grown Otel: İyi bir ev sahibi, merkezi, uygun fiyat, ücretsiz internet, araç parkına çözüm. (Not: Erivan'da Marriott, Sheraton gibi lüks oteller mevcut ancak buralar hem normalden pahalı hem de yer bulmak çok zor.)

Otelimize yerleştikten sonra gezi için hazırız. Giregor'un bize önerileri doğrultusunda gezimize başlıyoruz.

Moskova Tiyatrosu

Kadıköy boğa heykeli ya da wall street

Bu binanın ne binası olduğunu hatırlayamadım ancak binalar bakımlı, orjinaline uygun restore edilmiş

Şehrin mimarisi kadar peyzajı da çok güzel, işte bir örnek

Gece hayatı çok renkli, başta gençler olmak üzere herkes dışarıda. Çok güzel kafe, bar ve restorantlar var, iç mimari harikası hepsi. İçeriyi çekemeyince dışarı ile yetindim

Artık karnımızı doyurmamız lazım çok acıktık. Giregor'un bize bahsettiği yeri bulamayınca, küçük tekstil dükkanlarından birine güzel Ermeni yemeği yiyebileceğimiz bir yer soruyoruz. En güzel yemek Artaş'ta (ismi yanlış hatırlıyor olabilirim), ben de oradan yemek ısmarlıyorum, kartını alın bulmanız kolay olur diyerek bizi güzel bir restorana yönlendirdi.

Üst katı fastfood ve servisinizi kendiniz alıyorsunuz, alt kat ise restorant ve enfes yemekleri var. Fiyat kalite açısından değerlendirildiğinde on numara beş yıldız : )) Yemek seçmeye çabalayan (ingilizce menü var) ben ve yemeklerimiz

Gelmesi ne kadar sürer ki

Meşhur Ararat Konyağı, gelmişken deneyelim dedik.

Nasıl acıktıysam titrek çıkmış. Etler inanılmaz lezzetli ve büyük parçalar halindeydi. Üstteki kuzu gerdandı sanırım. Türkiye'de tek bir parçası için verdiğiniz parayı burada üç parça için veriyorsunuz.

Bu arada mekanlarda sigara içilmesine izin veriliyor. Herkes baca gibi maşallah : )

Lezzetli, doyurucu ve düşük maliyetli bir yemeğin ardından artık daha mutlu insanlarız ve gezmeye devam. Sanat aşığı bir şehir burası

Büyük tiyatro binası geniş bir meydanda yer alıyor. Etrafı gençler ile dolu

Az daha ayrınlık hali: )

Giregor, otelden çıkarken, mutlaka Özgürlük Meydanına gidin demişti. Onu dinliyoruz ve şehrin ışıl ışıl soklarında ilerliyoruz.

İnsanların şaşkın bakışları arasında ben, tabii ki zıplamaya çalışıyorum :)

Sokak boyu yürüyüp meydana çıkana kadar neyle karşılaşacağınızı bilmiyorsunuz. Varmamızla renk ve müzik cümbüşünün başlaması aynı ana denk geldi, ikimiz de büyülendik.